Hidrojenhaber – Dünya fosil yakıtlardan kurtulmak istiyor. Güneş ve rüzgar gibi kaynaklardan üretilmiş temiz enerjinin yaygınlaşması için çalışmalar devam ediyor ancak hem bu kaynakların sürekli olmayışı, hem de elde edilen elektriğin depolanmasının zor oluşu farklı arayışlara neden oluyor.
Bu kapsamda hidrojen, özellikle de yenilenebilir kaynaklardan elde edilmiş yeşil hidrojen öne çıkıyor. Yüksek enerji ihtiyacı duyan sektörlerde kullanılabilir oluşu ve sıvı halde depolanabilmesi, hidrojenin ‘geleceğin enerjisi’ olarak tanımlanmasını sağlıyor.
Dünyada şu anda hem ülkeler hem de şirketler arasında yeşil hidrojen üretiminin maliyetini düşürmek için bir yarış sürüyor. Bu yarışta Türkiye ve Türk şirketler de var. Ülkenin önde gelen güneş paneli ve güneş enerjisi ekipmanları üreticilerinden CW Enerji’de [CWENE] de hidrojen üretimiyle ilgili ar-ge çalışmaları devam ediyor.
“GELECEK GÜNEŞ VE HİDROJENDE”
CW Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Sarvan şirkette devam eden hidrojen çalışmalarıyla ilgili açıklamalar yaptı. Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinde çalışmalar yapmış bir akademisyenle birlikte CW Enerji’de ar-ge çalışmalarının devam ettiğini ifade eden Sarvan, “CW Enerji bünyesinde hidrojen konusunda Ar-Ge bazlı çalışmalar başlattık. Gördüğümüz kadarıyla hidrojen teknolojisi henüz hakkettiği yere gelmedi. Ama gelecek güneş enerjisi ve hidrojen. Yani gündüz güneşten alacağımız elektrikle hidrojen üretip depolayacağız, daha sonra ya elektriğe çevirip ya da başka şekillerde kullanacağız. Yani gelecek güneş ve hidrojende. Ama bu konuda sadece bizim çalışmalarımız yetmez” diye konuştu.
PROTOTİPLER GELİYOR
Şu anda temiz hidrojen üretimini yapabildiklerini ifade eden Sarvan, yıl sonuna doğru veya en geç önümüzdeki yıl mikro ölçekli prototipleri çıkarabileceklerini söyledi. Sarvan, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu bir Ar-Ge çalışması, bir tık erken, bir tık geç olabilir. Ama biz çalışmaların arkasındayız. Dediğim gibi, gelecek güneş enerjisi ve hidrojende. İlgili şirketlerin hidrojen işine bütçe ayırmaları, ülke yararına olur, tavsiye de ederim.”
Mehmet DAYIOĞLU – HİDROJENHABER